SBK Projesine Tekerlekli sandalyeyle geldi, ip atlayarak gitti.
Fiziksel Engelliler Vakfının “Sportif Beceri ve Koordinasyon Projesi”ne katılan Zilan Gözcü, azim ve kararlılıkla uyguladığı iki yıllık egzersiz programının ardından yeniden ayağa kalktı.
Fiziksel Engelliler Vakfının “Sportif Beceri ve Koordinasyon
Projesi”ne katılan Zilan Gözcü, azim ve kararlılıkla uyguladığı iki yıllık
egzersiz programının ardından yeniden ayağa kalktı.
Gaziantep’te geçirdiği omurilik ameliyatı sonrası tekerlekli
sandalyeye mahkum olan 14 yaşındaki Zilan, yeniden yürüyebilmenin mutluluğunu
yaşıyor. Hayatının iki yılını tekerlekli sandalyede geçirmesine rağmen hayatla
bağını koparmayan Gözcü, azim ve çabasıyla da çevresindekilere örnek oluyor.
Zilan Gözcü, AA muhabirine yaptığı açıklamada, omuriliğinde
doğuştan rahatsızlık olduğunu, bu nedenle aksayarak yürüdüğünü söyledi. Bu
nedenle yürürken sürekli düştüğünü dile getiren Gözcü, “Sonra ameliyat oldum
ama doktor hatasından dolayı iki yıl tekerlekli sandalyeye mahkum kaldım.
Hayatla bağım kopmuştu. Fiziksel Engelliler Vakfına gelmeye başlayınca umudum
arttı. İki sene hiç durmadan çalıştım.” dedi.
Gözcü, tekerlekli sandalyeye bağımlı olduğu dönemde okula
gidemediğini belirterek şöyle konuştu:
“Bunun özlemiyle yanıp tutuşuyordum. SBK eğitiminin çok
etkisi oldu. Şu an ip atlayabiliyorum, istediğim her şeyi yapabiliyorum. Şu an
okulda rahatsızlık geçirdiğimi bilmiyorlar.
Çok iyiyim. Önceden kendimi diğer insanlarla kıyaslardım. Artık bu
kıyaslamayı yapmıyorum. Aramızda hiçbir fark yok.”
“Tıp okumak istiyorum”
Ömrünün yarısından çoğunun hastanelerde geçtiğini aktaran Gözcü, “Hastaneyle
içli dışlı olduk. Doktorlarla birbirimizi çok iyi tanıyoruz. O yüzden tıp
okumak istiyorum.” dedi.
Eğitmen Aylin Arslan da Zilan’ın çok azimli olduğunu
vurgulayarak her dediklerini fazlasıyla yapmaya çalıştığını aktardı.
Zilan’ın egzersizlere başladıktan 2 ay sonra
yürüyebileceğinin işaretini verdiğini anlatan Arslan, şunları kaydetti:
“Çok azimli bir kızdı. Gerçekten güzel çalıştı. Çalıştıkça
arkası geldi. İp atladı, koştu, her işini kendi halletmeye başladı.
Yürüyemediği için okula gitmiyordu. Hayatı bırakmıştı. Sonra burada ışık
görünce okula da başladı. Arkadaş çevresi, sosyal hayatı olmaya başladı. Diğer
çocuklara da örnek oluyor. Zilan artık bize yardıma da geliyor. Onu yardımcı
eğitmen diye adlandırdık. Kendisini bırakan bir çocuğumuz vardı, onu Zilan’la
tanıştırdık. Zilan ona pes etmesi gerektiğini anlattı. Çocuklarla konuşmasını
istediğimizde koşarak geliyor.”